Özelleştirme kapsamında bulunan Elazığ Şeker Fabrikası’na Elazığ Belediyesi olarak talip olacaklarını belirten Çoban, “Şeker Fabrikası’nı Belediye öncülüğünde Elazığ’a kazandırıp, entegre bir tesise dönüştürerek, ilimiz tarımın ve hayvancılığında yeni bir dönem başlatacağız. Anadolu’nun önemli markalarından biri olan TORKU gibi Elazığ’dan ülkemizin en büyük markalarından birini oluşturarak, 20 bin insanımıza iş ve aş kapısı açacak ve Elazığ ürünlerini dünya pazarlarına sunacağız” dedi…
BELEDİYEMİZİN EKONOMİK FAALİYET ALANINDA İLK İCRAATI ŞEKER
FABRİKASI OLACAK…
Bir dizi temas ve toplantılara katılmak üzere AB Ülkelerine bir haftalık program düzenleyen Elazığ MHP Belediye Başkan Adayı Prof.Dr. Bilal Çoban, Fransa’nın başkenti Paris’ten il ekonomi ve sanayisinin gelişmesi ve işsizliğin ortadan kaldırılması için çok önemli bir proje açıkladı. Sosyal medya üzerinden canlı yayınla yaptığı açıklamada önemli değerlendirmelerde bulunan Çoban , “01 Nisan 2019 tarihinden sonra ekonomi ile ilgili çalışmalarımızdan en önemlisi olan Şeker Fabrikasına talip olunması projemiz önceliğimizi oluşturacaktır. Bu proje ile ilimiz tarım ve hayvancılığına dayalı üretimler yeniden şekillenecek, aynı zamanda bu üretimlerin entegre tesislerde işlenmesi ve çok büyük bir istihdam alanı oluşturması planlanmıştır.”
ÇOK ORTAKLI YÖNETİM MODELİNİ BAŞLATIYORUZ…
Elazığ’da çok ortaklı işletme modellerinin çeşitli nedenlerle bugüne kadar oluşturulamadığını ifade eden Çoban, “Elazığ Şeker Fabrikası’nın özelleştirilmesine Elazığ Belediyesi öncülüğünde kuracağımız kooperatif modeli ile talipli olacağız. Kooperatifimizde, ekonomiyle ilgili sivil toplum kuruluşları ve meslek odaları, Sulama Birliklerinin, Pancar Üretici Birliklerinin, Kırmızı ve Beyaz Et Üreticileri ve Süt ve Süt Ürünleri üreticileri, Kanatlı Hayvan Üreticileri, Arı ve Su Ürünleri Yetiştiricileri Birlikleri ile işletmelerimiz ve tüm bunlarla birlikte Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde yaşayan gurbetçi işadamlarımız ortak olacaklardır.
Profesyonel bir yönetim modeli ile yönetilecek olan kooperatifimiz çok ortaklı üretimlere de model olacaktır. Elazığ Belediyesi olarak güveni tesis edip, öncelikle çok ortaklı yapılarda güven sorununu ortadan kaldıracak şeffaflığı esas alacağız.
Oluşturulacak bu modelde tüm gurbetçi işadamlarımız ve il dışındaki hemşehrilerimiz ‘benim de Elazığ’da bir dikili ağacım var’ diyebilecektir.”
TORKU GİBİ 5 YIL İÇİNDE ELAZIĞ MARKASI OLUŞTURACAĞIZ…
Çoban bu projenin tüm Elazığ’ı heyecanlandırmasını ve binlerce insanımızı ayağa kaldırmasını beklediğini dile getirerek, “Elazığ Şeker Fabrikasını tam entegre sistem kurarak işletilmesini planlıyoruz. Çok ortaklı yapısı ile bütün kesimleri bünyesinde barındıracak Entegre Tesisi Elâzığ’ın markası haline getirmek için gerekli altyapı çalışmalarına hızla devam ettiriyoruz. Anadolu’nun gerek üretim çeşitliliği ve gerekse başarısı ile dikkat çeken TORKU gibi Elazığ markasını oluşturacağız.
Elazığ Şeker Fabrikasının bu şehrin bir değeri olarak yeniden yapılanma ile yine bu şehre kazandırılması ilin her anlamada kalkınma ve gelişmesine katkı sağlayacaktır. Elazığ’daki her bir çiftçiyi, üreticiyi, birliği, kooperatifi, sivil toplum kuruluşunu, meslek örgütünü, iş adamlarını, il ve ülke dışındaki iş adamlarını kapsayacak şekilde top yekun ortaklığı genele yayarak, her kesimin kazanacağı bir sistem bu proje ile Elazığ’da inşallah hayat bulacaktır.”
TARIM VE HAYVANCILIK YENİ BİR DÖNEME GİRECEK…
Prof.Dr. Bilal Çoban, Elazığ Şeker Fabrikasının özelleştirilerek üretim üssüne dönüştürülmesi ile birlikte ilin tarım ve hayvancılıkta yeni bir döneme gireceğini belirterek, “İlimizde Pancarda kota sorununu ortadan kaldırıp, Elazığ’ı yeniden 90’lı yıllardaki üretim potansiyeline hatta daha da fazla üretime dönüştürmek istiyoruz. İlimizde çok ciddi anlamda çeşitli nedenlerle tarım alanlarımız boş durumda. Entegre tesiste işlenecek ürünlere göre ilimizde kaplama meyve bahçeleri, sebze seraları ve daha fazla üretim için tüm altyapıları oluşturup destek sağlayacağız. Köylümüzü toprağa bağlı kılmak ve asgari ücrete razı olacak işlerde çalıştırmak doğru bir yaklaşım değil. Hem köylümüzün kazanması hem de şehrin kazanması ancak öncülük edilecek büyük projelerle mümkündür.”
YÜZDE 100 DOĞAL ÜRÜNLER ÜRETİLECEK
Şeker üretiminin yanı sıra çikolata çeşitleri, bisküvi, lokum, sert şekerleme, helva, et ve süt ürünleri, bakliyat, kurutulmuş meyveler ve dondurulmuş gıdaya kadar uzanan geniş bir ürün yelpazesi altında üretim yapmak istediklerini ifade eden Çoban:
“Elazığ Şeker Fabrikasının alanı entegre tesis için yeterlidir. OSB ile bitişik olan bu alan kendi içinde bir OSB gibi yeniden yapılandırılacaktır. Fabrika hem üretici ortaklarının refahını artırmayı hem de tüketicilere yüzde 100 doğal, güvenli, kaliteli ürünler sunmayı hedefleyecek. Tesisimizde, et ve et ürünleri, süt ve süt ürünleri, sert şekerlemeler, çikolatalar, bisküvi çeşitleri, bakliyat paketleme, reçeller, yöresel ürünler, kurutulmuş sebze ve meyveler, hazır toz çorbalar, meyve suları, karaçalı suyu, gibi onlarca ürün çeşidi ile Elazığ Markası ile yerel ve ulusal marketlerde yerimizi alacağız.
Bu üretimlerimizin dünya pazarlarına sunulması noktasında bugün dünyanın her bir köşesinde çok önemli işler yapan Elazığlı hemşehrilerimiz bizlerin pazarlama anlamında çözüm ortağı olarak görev alacaklardır. Dünya nüfusunun önümüzdeki yıllarda en büyük ihtiyaç kalemlerinden birini şüphesiz gıda oluşturacaktır. Bu tesisimiz inşallah bölgemizin kendi alanındaki en büyük işletmesi olacaktır.”
ÜZÜM VE KAYISI İLİN EN ÖNEMLİ DEĞERİ HALİNE GELECEK…
Ülkemizde üretim ve kalite anlamında çok önemli iki değerimiz olan Üzüm ve Kayısının gerek üretim gerekse işlenme anlamında yeniden hayat bulacağını belirten Çoban,
“Çok büyük bir potansiyelimiz olan üzüm ve kayısımız bugün üreticimizi tatmin etmemekte ve hatta uzun yıllardan beri fiyat politikaları nedeniyle çiftçimizi ve üreticimizi üzmektedir. Kayısı kaplama bahçelerinin yaygınlaştırılması ve bağ alanlarının büyütülerek modern bağcılığın teşvik edilmesi bu projemizin temelini oluşturmaktadır. Çiftçimize sağlanacak bağ çubuğu ve kayısı fidanı ile destek sağlanacağı gibi tüm üretimi de entegre tesiste işlenerek değer bulacaktır.
Üzümümüzden kurutmalık üzüm elde edeceğiz, suyunu sıkacağız ve çeşitli gramajlarda paketleyeceğiz, posasından tartarik asit yapacağız, meyvelerimizi işleyeceğiz alkollerini ilaç sanayine satacağız. Yöresel yağlı bademimizin yaygınlaştırılmasını fidan dağıtımı ile özendireceğiz. Bademimizi işleyeceğiz kozmetik ürünler için yağ üreteceğiz. Karadut üretimini artırıp pekmezini ilaç niyetine satacağız. Kayısımızı işleyeceğiz ve bir çok ürün elde edip, yüksek katma değer ile piyasaya arz edeceğiz.”
ÇİFTÇİMİZİN ÜRÜNÜ ELDE KALMAYACAK…
Çoban çiftçilerin ve tarım sektöründe yer alanların yüzünü güldürmeyi hedeflediklerini belirterek, “Bu üretim modelimizde Çiftçimizin ürünü elinde kalmayacak ürününü satabileceği fabrikası olacak. Hayvancılık sektöründe yer alan hemşerilerimizin tüm yetiştirdikleri hayvanlar ile süt ürünleri işletmelerimizde değerlendirilecektir. Üretim potansiyeline bağlı olarak ilçelerimizde ve büyük köylerimizde Entegre işletmemize bağlı olacak şekilde işleme tesisleri kuracak ve ön işlemeyi buralarda yaparak sektörlerin gelişmesine ve çiftçilerimizin desteklenmesine katkı sağlayacak ve modern üretimin tüm gereklerini yerine getirecek altyapıları oluşturacağız. Elazığ bu model ile başta sulama sorununa çözüm üretmeyi mecbur kılacak, diğer yandan şehrin bir bütün olarak ekonomik değer haline gelmesine öncülük edilecektir.”
HEDEF 20 BİN İSTİHDAM VE ÜLKEMİZİN EN BÜYÜK 500 SANAYİ TESİSİ
ARASINA GİRMEK…
Elazığ Şeker Fabrikasının bugün yaklaşık 250 kişiye istihdam sağladığını ve sadece 700-800 çiftçiye katkısı olduğunu ifade eden Çoban; “Elazığ Şeker Fabrikası özelleştirme sonrası Entegre tesise dönüştürmemiz ile beraber 20 bin kişiye tarıma dayalı iş kapısı olacak, şehirden köye dönüşün önü açılacak, verimli topraklarımız tekrar kıymetlenerek büyük ortaklıkların ilk adımına öncü olacaktır. Bu tesis ile birlikte tarıma dayılı sanayi gelişecek ve yan sanayi ile birlikte Elazığ bölgesel bir merkez konumuna gelecektir. Bu projeden sadece Elazığ değil, Tunceli, Bingöl, Erzincan, Diyarbakır ve Malatya’nın komşu ilçeleri de istifade edecektir.
Tüm bu altyapılar ile birlikte Elazığ Şeker Fabrikası entegre tesisimiz ilk 5 yıl içinde karlılık ve istihdamı ile ülkemizin en büyük 500 sanayi kuruluşundan biri olacaktır. Elazığ halkı artık zenginlikler içinde oturan yoksul insan kaderinden kurtulacaktır. Bunun için kararlıyız ve inançlıyız” ifadelerinde bulundu.
YORUMLAR